25 Temmuz 2009

Bu topraklardan kazandığımızı bu toprakların insanları ile paylaşacağız...Hacı Ömer Sabancı

Çok duygulandığım bir gece..

Bu hafta başında Vista Turizm'in 20. yılı kutlamaları nedeni ile Sakıp Sabancı Müzesi'nde bir davet verildi. Amaç; sektörde 20. yaşını kutlayan Vista Turizm'in yıldönümü kutlaması idi. Böyle bir gecede seçkin davetliler, insanın gözünü alan şık dekorasyon, ünlü sanatçılar..vb. şık beklentiler içine giriyor insan doğal olarak. Ancak Sabancı ailesi burada da farkını gösterdi. Atlı Köşk'ün daha bahçesinden girerken mukavva kutusunu andıran karşılama desk'lerinde karşılandı misafirler. Sahne, sehpalar...vs. hepsi mukavva kutusunu andırıyordu. Özenle seçilmiş, sade, şık ama sonuçta birer mukavva kutusu! Zaten Dilek Sabancı da konuşmasında "istesek görkemli bir 20. yıl kutlaması yapar Julio Iglesias, Placido Domingo gibi ünlüleri getirebilirdik. Ancak kalıcı ve eğitici bir faaliyetle kutlamak istedik" diyerek konuya dikkatleri çekti.

Bu kutlama Çırağan Sarayı...vb. beş yıldızlı bir otelde de yapılabilirdi. Ancak tercih edilen kutlama yeri tüm ailenin yaşadığı, çocukların büyüdüğü yuva olan Atlı Köşk'ün bahçesi idi. Vista çok güzel bir sosyal sorumluluk kampanyasına imza atıyor 20. yılında. Bunca yıldır ülkemize kazandırdıklarına sektörü geliştirecek yeni bir proje ile yine katkıda bulunuyor. Sabancı Vakfı aracılığıyla gerçekleştirilecek projede önümüzdeki 10 yıl boyunca çeşitli üniversitelerde Meslek Yüksek Okul'larında okuyan 2400 öğrenciye burs verilecek.

Bu haberi verirken sevinçten sesi titreyen, gözleri parıldayan Dilek Sabancı'yı izlerken, annesi Türkan Sabancı'nın kızıyla gururunu ifade ederken ve davete katılan konukların tüm içtenliği ile bu sevince ortak olduğunu gözlemlerken inanın çok duygulandım. Bu ülkede her gün haberlerde izlediğimiz onlarca haberin yanında böyle güzel şeylerin de oluyor olması çok duygulandırdı beni.
Şirketin genel müdürü Ahmet Kozikoğlu ise konuşmasında rahmetli Sakıp Sabancı'nın "Bir kızım var, 4 lisan biliyor, bir de seyahat etmeyi çok seviyor. Ona bir seyahat firması kuralım da eşi dostu tatile götürsün" diyerek kurduğu şirketin bugün sektöründe lider, yılda 200 milyon TL ciroyu aşan bir kurum haline geldiğini ancak birşeyin hala değişmediğinin altını çizdi; "Hala eşe dosta bilet satıyoruz." dedi. İşte başarının bir kuralını daha deneyimledim o gece; "Müşterilerimizi dostlarımız haline getirebilmek."

Organizasyonun sonunda Sertap Erener'in zarif ve özenle seçilen repertuarı geceye ayrı bir renk kattı. Sadece piyano eşliğinde söylemesine rağmen pürüzsüz, müthiş sesi ile hepimizi etkiledi.

Gecenin sonunda tüm davetliler lüks arabaları ile ayrılırken Türkan Sabancı'nın Toyota marka arabası ile ayrılmasını ise izledim usulca... Son zamanlarda özellikle televizyonlarda tanık olduğumuz hazımsızlıkların ve yapış yapışlıkların yanında gurur duydum ülkemde böyle insanlar olduğu için.

Dostluk ve sorumluluktu gecenin sonunda aklıda kalan.

Bravo Vista!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder